UA-38825175-1 Google+ YAŞAMDAN SÜZÜLENLER: SEVGİ

16 Eylül 2012 Pazar

SEVGİ



ÖN SÖZ:VAH SEVGİSİZ KALANLARA... 

Bir gün sormuşlar ermişlerden birine;Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?


Bakın göstereyim... " demiş ermiş.
Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine derken, tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş. Arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş: "Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz. " diye de bir şart koşmuş. "Peki..." demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan. 
Sonra ermiş. Sevgiyi gerçekten bilenleri çağırmış yemeğe. Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. Afiyet olsun deyince, her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, karşısındaki arkadaşına uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan. 
Ermiş demiş ki, 
Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse, o aç kalacaktır. Ve kim arkadaşını düşünür de doyurursa, o da arkadaşı tarafından doyurulacaktır. Sevgi taşıyanlar ve onu paylaşanlar her zaman kardadır. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hesabı olmayan dostlar yorumlarında Anonim seçeneğini kullanmalıdırlar.